Saadet Işıl Aksoy, “Çelik Manolyalar” adlı tiyatro oyunu tatile
girdiğinden beri “El Yazısı” adlı sinema filmine odaklanmış durumda...
Yaz coşkusuna bir de bu projenin heyecanını ekleyen 26 yaşındaki oyuncu,
bu arada bir de kapak çekimine katıldı, InStyle dergisinin temmuz
kapağını süsledi. Poz vermekle kalmayıp hayatının vazgeçilmezlerini,
hatta neleri seksi bulduğunu da anlattı. Yıkanmaktan rengi solmuş gibi duran siyah, üzeri Iron Maiden baskılı
tişörtü, yüksek bel jean’i, RayBan Wayfarer gözlükleri
ve tepeden at
kuyruğu yapılmış saçlarıyla 80’lerden bugüne ışınlanmış gibi görünüyor
Saadet Işıl Aksoy... Ayağındaki parmak arası terlikler de rahatına son
derece düşkün olduğunun göstergesi...
Sabahın erken saatleri
olmasına rağmen 30 dereceyi gösteren termometreden çok daha
sıcak gülümsemesiyle, “Buraya (Burc Beach’e) bayılırım. Ben Boğaziçi’nde
okudum, o yıllarda da hafta sonları kaçardık buraya. şimdi de arada
geliyorum. Sanki şehir dışına çıkmışım gibi hissediyorum” diyor. Bu
sırada mekanın kafesinin ahşap zemininde uzanmış (sıcaktan bayılmış)
köpeklerden birinin başını okşamak için eğiliyor.
O
ASLINDA BiR ROCKER Aslında gala
gecelerinde, filmlerde gayet sakin ve sade gördüğümüz Aksoy’un tam
bir rocker
olduğunu hayal etmek biraz zor. Herkesin tişörtüne baktığını fark edince
o da bu durumdan söz etme ihtiyacı duyuyor zaten: “Sıkı bir Iron Maiden
fanatiği olduğumu söyleyemem. Yalan olur. Ama Iron Maiden’ın
şarkılarını severim, dinlerim. Bu tişörtü çok sevdim, o yüzden
üzerimde...”
Aksoy için geçen beş yılın özeti oldukça hareketli:
Altın Portakal
Film Festivali’nde “Yumurta” filmiyle gelen ödül, Cannes Film Festivali
macerası, “Başka Dilde Aşk”taki rolü için aldığı övgüler, Hollywood
yapımı “Aşkın Yaşı Yok”ta küçük bir rol (Bu arada o “Rolün küçüğü büyüğü
olmaz” diyor), Bulgar yapımı “şark Oyunları”ndaki üç Türk oyuncudan
biri olma (filmin yönetmeniyle Cannes’da tanışmış), “Çelik Manolyalar”
adlı oyunla da sahnenin tozunu yutma...
Tüm bunları alt alta
yazınca
kariyer basamaklarını hızlı
adımlarla tırmandığı daha net görülüyor Aksoy’un... O da bu durumdan
memnun; özellikle de film projelerinde yer alıyor olmaktan...
“
Şimdi bir
dizi, bir de film teklifi gelse ve ikisinden birini tercih etmem
gerekse, kesinlikle oyumu filmden yana kullanırım” diyecek kadar da
iddialı bu konuda.
İKİ FİLMDE ROL ALACAKOyunculuğa
aşık bu genç kadın, aslında ıngiliz Dili ve Edebiyatı okumuş
üniversitede... Bir TV kanalında, bir gazetede staj yapmış ve bir
yayınevinde çalışmış o dönemde... “Az kalsın meslektaş oluyorduk” diyor
kıkırdayarak. Sonra reklam çekimleri, minik bir rol derken kaptırmış
kendini oyunculuğa...
Fikirlerini ciddiye aldığı birkaç büyüğü de
doğru yolda olduğunu söyleyince iyice ağırlık vermiş bu işe. Çünkü
aradığını bulmuş. şimdi “Kendimi nasıl geliştiririm?”in derdinde.
Tüm
kış devam eden, şenay Gürler, Suzan Aksoy, Suna Keskin, Oya ınci ve
Aslıhan Erguvan ile birlikte rol aldıkları tiyatro oyunu “Çelik
Manolyalar” 16 Temmuz’da ENKA’da sahnelendikten sonra sezonu kapattı.
Ama bu genç yetenek yaz aylarını da boş geçirmeyecek elbette... Biri
netleşen (Ali Vatansever’in yönettiği “El Yazısı” filmi), biri de son
detayları konuşulan iki yeni
sinema filminde
rol alacak.
BAYILIYORUM YAZ AYLARINA Ama
film çekimleri başlamadan minik bir tatili hak ettiği fikrinde Aksoy...
ıstikamet, “Bayılıyorum” dediği Çeşme: “Üç yıl öncesine kadar yaz
tatiline çok fazla ihtiyaç duymazdım. Niyeyse şimdi denize girmek bana
iyi geliyor. O yüzden mutlaka birkaç günlüğüne bile olsa Çeşme’ye
gidiyorum arkadaşlarımla. Bu yıl da gelenek bozulmayacak.”
Bunları
söylerken gözlerini kapatmış, ellerini birleştirmiş, “Yaz başka bir
şey” diyor ve devam ediyor: “Bayılıyorum yaz aylarına. Hani insanın
içinde saçma, nedensiz bir sevinç oluyor ya... Ya havanın sıcaklığından
ya da mevsimin kokusundan, ne bileyim. Bana da öyle oluyor. Tüm kışı
kapalı mekanlarda geçirdiğimiz, kendimizi minicik kutulara hapsettiğimiz
için midir nedir, hep sokaklarda olmak istiyorum yaz aylarında. Eve
girmek istemiyorum.”
YALNIZ KALMAK İSTEMİYORUM Oysa
normalde evde çok vakit geçiren biri o. Anne ve babasıyla yaşıyor
olmasının hayatını kolaylaştırdığı fikrinde. “Annem zaten benim için her
şeyi düşünüyor. Yemekler, temiz kıyafetler... Harika bir lüks bu.
Üstelik anne ve babamla da her zaman çok iyi anlaşmışımdır. Niye evden
ayrılayım ki! ıki ağabeyim olduğu için ben büyürken kalabalık bir evdi
bizimki. Sanırım ben de şimdi yalnız kalmak istemiyorum” diyor.
Bir
yanı evcimen ama diğer yanı da keşfetmeyi, gezmeyi çok seviyor. Birkaç
ay Paris’te yaşamak, arada “Farklı bir ritmi var” dediği New York’ta
vakit geçirmek ona iyi geliyor. Ama yine de en sevdiği şey
İstanbul’a dönmek;
Asmalımescit’teki kafelerde arkadaşlarıyla vakit geçirmek, sinemaya
gitmek, rakı-balık keyfi yapmak, bisiklet turlarına çıkmak...
GÖRDÜĞÜM
İLK AŞK ANNE-BABAMINKİYDİ Söz, hayatın anlamlarından
birine yani aşka geldiğinde, beylik laflar etmekten kaçınıyor. Hayatın
akışına bırakmış durumda kendini... “Gördüğüm ilk aşk annemle
babamınkiydi. Her zaman birbirlerini sevdiler ve en önemlisi saygı
duydular. ınsanda ister istemez o şekilde bir ilişki yaşama refleksi
oluşuyor. Ama büyüdükçe onları da anne-babadan çok birer birey olarak
görmeye başlıyor insan ve ilişkiye bakış açısı da değisiyor. Elbette
kendi seçimlerini oluşturmaya başlıyor” derken gözlerinde aşk
pırıltıları görülüyor!
SAADET IŞIL AKSOY’A GÖRE NELER SEKSİ * Erkek
vücudu: Düzgün ve bakımlı elleri olan bir adam çok çekici olabilir.
*
Kıyafet: Beyaz dümdüz, uçuşan bir elbise... Hem vücudu tamamen
kapatıyor ama rengi nedeniyle sanki dikkatli bakarsanız içini
görebilecekmişsiniz gibi hissettiriyor.
* Yiyecek: Her türlü tatlı.
*
Mekan: Boğaz...
İstanbul’da doğup
büyüyen biri olmama rağmen her gördüğümde heyecanlanıyorum.
* Film:
Woody Allen’ın “Vicky Cristina Barcelona” filmi. Renkler, kostümler,
oyuncular, müzikler, hikaye ve diyaloglarıyla beni heyecanlandıran
filmlerden biri. Ayrıca “Queer As Folk” dizisinde Justin ve Brian
karakterlerinin arasında geçen tüm replikler çok seksi geliyor.
*
Şarkı sözü: Massive Attack’ın “Inertia Creeps”... Nedeni şarkıda gizli.
*
İçki: Cardinal Melon. Bardakta gördüğünüzde su zannedebili rsiniz. Ama
kokusu ve tadı inanılmaz.
* Sözcük: Kişisine ve yerine göre değişir.