İzlenme rekorları kıran Aliye dizisiyle şöhretinin zirvesinde
olduğu bir sırada yaşadığı yasak aşkın yankıları yüzünden yurtdışına
giden Sanem Çelik ortaya çıktı... Çelik, yönetmen Kudret Sabancı'yla
Hayrola Çay Bahçesi'de yakalandıktan sonra Aliye dizisinin çekimleri
biter bitmez soluğu ABD'de almıştı. Güldünya adlı diziyle kısa bir süre ekrana dönen Sanem Çelik sonra yeniden sırra kadem bastı.. Çelik, uzun zaman sonra
yeni imajıyla Vogue Türkiye dergisinin Ağustos sayısına konuştu.
ABD'ye gittiği
ilk dönemde kırgın, kızgın, paranoyak, korku dolu ve güvensiz olduğunu
söyleyen Çelik sözlerini şöyle sürdürdü: "Gitmek, dünyayı gezmek,
dünyanın çeşitli yerlerinde yaşamak ve yeni yerlerde kendimi yeniden
keşfetmek isteği hep içimde vardı. Kendimi sınırlara sıkıştırılmış
hissediyordum. Bunu kırmanın en iyi yolu bulunduğum yerin öbür ucuna
gitmekti. Zıtlıklar düğümleri açar diye düşünürüm ki, öyle de oldu.
ABD'de olmak gelmek bana üstüme
yapışmış
yaftaları, istemeden, bilmeden korunma duygusuyla büründüğüm, hiç de
yakışmayan mimiklerimden sıyrılmamı, sisler arkasında kalmış
kendi dünyamı sarıp sarmalamamı, bir piyon, bir oyuncak, bir isimdeğil de,
insan olduğumu, Sanem olduğumu, bir özüm, bir benliğim olduğunu
hatırlamamı sağladı.”
California’da yaşamaya başladığı ikinci yılda bugünü yaşayan,
mesafeli ve saygının ön planda olduğu bir yerde yaşamanın tadını
çıkarmaya başladığını söyleyen Çelik "Türkiye’den ilk geldiğinde önce
‘Ne çok kural var. Olmaz bu böyle.’ diyorsun. Sonra anlıyorsun, bu
kocaman topraklarda iç barışı sağlayan bu adamların bildiği, bizim
bilmediğimiz bir şey var. Şimdi burada, bu kurallar içindeki mesafe,
bana şahane geliyor.
Özgürlük bu dedirtiyor bana daha fazlasını görmediğim için. Sanırım burası çağdan uzaklaşmadan, dünyada olabileceğim en doğru yer.”
Sanem Çelik “Geçmiş geçmişte kaldı der İngilizler, katılırım. Yeniden yaşama şansımızın da olmadığını biliriz. Pişmanlık değil
ama kabul edemediğim şeyler var. Ben hatalarımı reddetmem, derhal dersimi
alırım, ikincisini de yapmam. Bir hedefim olmasa bana iyi gelen doğru
yolları bulamazdım sanırım. Aşkın küçük artçılar gibi gelmesi an,
gitmesi an meselesidir. Asıl sevgiye dönüştüğü zaman devamlılığı olur ve
bir mana başlar orada işte. Bu yüzden aşk değil de sevgi peşindeyim
ben, daha kalıcı.” “Kolay olmadığımı bilirim kurcalandığımda. Çok da
kolayımdır iplerim bırakıldığında. İplerimi bırakmaya cesaret eden
olmadı. Seçtim mi dururum orda, gitmem son ana kadar bir yere...
Bilirler ordayken ordayım, başka yerde değil” diye konuştu.
Çelik artık bol bol
sinema filmi yapmak istediğini de söyledi.