Adsız Kitap

Konu: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 7:44 pm

Bölüm 1:Lanet Olasıca Kaderim.
Okuldan yeni geldim ve bilgisayarı açtım.bir yandan formalarımı çıkartırken bir yandan da Google'a girdim.Sandalyeme oturdum ve arama motoruna basıp klavyemin tuşlarında ellerimi gezdirdim.''Tom Kaulitz''.Resimler,konserler,röpörtajlar...Hepsi bir anda karlıma çıkıverdi.Tom benim en sevdiğim grubun en sevdiğim kişisi...Bana göre çok yakışıklı ve oldukça iyi.7 yıldan beri onların Türkiye'ye gelmesini bekliyorum.Ah!Lanet girsin.Onları canımda çok sevdiğime dair yemin edebilirim.

Ben böyle kara kara düşünürken Zihnimde bir şimşek çaktı.Ve içimdeki ses şakımaya başladı:''Lanet olasıca!Onları bu kadar çok seviyorsan gelmelerini bekleme.''
Tanrı'm bu da neydi şimdi?Sakarlıklarım bitti şimdide gayipten sesler duyuyorum.Sanırım içimdeki ses Almanya'ya gitmemi istiyordu.Şaşırtıcı şekilde iyi bir fikirdi.Ama nasıl gidecektim Almanya'ya?Daha iyi düşünebilmek için bilgisayarı kapattım ve yatağıma uzandım.Gözlerimi yumup düşünmeye başladım.Resimler tek tek zihnimden geçiyordu.Ben,Tom,abim ve...Çok kortuğum iki yüz.EBEVEYNLERİM...Abimi kandırmak kolay olabilirdi fakat annem ve babam muhtemelen izin vermeyeceklerdi.Hatta bu konuda garanti bile verebilirdim.Ama bu konuda şansımı deneyecektim.
Bir saat kadar uyuduktan sonra dışarı çıktım.Bu konuyu onunla konuşmalıydım.Tamam...Derin derin nefes aldım ve abim geldi.''Merhaba,hoşgeldin ağabeyciğim''Bunu söylerken sinir bozucu bir şekilde sırıtıyordum.Abim gözlerini devirdi ve''Espri yapmaya çalışma kardeşim,moralim bozuk''
Kulaklarıma cenaze marşları geliyor gibiydi.Ama ''Abim gezmeyi sever,kesinlikle kabul edecektir'' gibi cümlelerle kendimi avutmaya çalışıyordum.Ortam sessizleşti ve konuşma ihtiyacı duydum.
''Ooo.Abiciğim kim kızdırdı seni böyle?Söylesene bana onu..''
Abimse sırıtarak ''Susman yeterli''dedi ve telefonuyla ilgilenmeye başladı.Bu konuyu açmaya hazırlanıyordum ve sonunda konuştum.
''Abi biri moralini bozmuş,anlıyorum.Seninle kafa dağıtalı mı biraz?''
Evet,konuya saçma girmiştim'Seninle kfa dağıtalım mı?' Tanrı'm sanki tatile gidiyoruz!!

Abim kafasını kaldırdı ve soran gözlerle baktı.
''Ne yapacağız?''
Böbreküstübezlerim adrenalin hormonunu çoktan salgılamış olmalıydı.Çünkü kalbim yerinden çıkacak gibi hissediyordum.Yutkunaran konuştum.
''mmm...Aslında çok iyi bir fikir.Duyunca sen de seveceksin.''
Abimin Sabrı taşmıştı.
''Lafı dolandırmamayı denersen telefonu kafana yemekten kurtulabilirsin,kardeşim.''
Artık pes etmiştim ve konuşmaya başladım.
''seninle küçük bir almanya turuna çıkacağız.Biliyorsunki dayımın bir evleri var orada ve boş...Ayrıca 18 yaş hediyem için evi 8 yıllığına bana verdiler.Anahtarı bile bende.
Abim yüzünü buruşturdu.
''Bende birşey sanmıştım.İyiki bir 18 yaşına girdin.Artık yasal olarak serbestsin ya,kimse seni tutamaz havalarındasın.Ama öyle değil.Yanında 5 kuruşun bile yok.Neyle gidiyosun?Düşün bunları biraz...''
Ah,tabii ya.Annem ve babamın ''Büyüme Kredisi'ni çoktan hesabıma geçirdiklerini abim bilmiyordu.Kıskanmasın diye söylememiştim.Şuan hesabımda 10 Bin Euro vardı.Bu bana baya bir süre yeterdi.Ayrıca.Bir ılgeçtikten sonra her ay maaş olarak 600 Euro geçecekti hesabıma.Bunu abime söylemeliydim.Çünkü başka şansım yoktu.Boğazımı temizlemek için öksürdüm ve devam ettim.
''Abi şuan hesabımda 10 bin Euro var.Biliyorsun.Büyüme Kredisi...Zaten gitmemize engel birşey olsaydı denemezdim.
Abim düşünde ve hızla konuştu.
''Annem ve babam asla izin vermeyecektir kardeşim!!''
Gözlerimi devirdim ve...
''Abi,burada iş birazda bize düşüyor.Uzun ısrarlarımız sonucu imkansızı başarabiliriz.''dediğim an konuştu
''Israr etmeye değmez.Boşver.''dedi ve gitti.
Tanrı'm birkez de benim yanımda olsan ne olur??
Eve gider gitmez kapıma 'Rahatsız Etmeyin'yazısını astım.Yatağıma oturup müzik dinledim.Telefonumun şarjı bitmek üzereydi.Şarj makinasını almak için eğildim ve içeri biri girdi.Kim olduğunu bilmiyordum ama şuan kimseyi çekecek halim yoktu.
''kapıdaki yazıyı okumadın heralde dostum.Bir göz at!''
Bir ''Öhöm-öhöm''sesi duydum Gelen abimdi...

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 7:52 pm

Süper kanka.Ne zamandan beri 18 yaşındasın.Devam et kırarım kafanı.

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 7:56 pm

oOo beğendim devam (;

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 7:56 pm

Tamam devam edicem de o ben değilim.
Olmakta istemiyorum.
İlerleyen bölümlerde neden istemediğimi anlıcaksın.
Beğenmenize sevindim.Yarın devam.

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 8:00 pm

harika
devam

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 8:06 pm

Ben biliyorum.

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 8:10 pm

0ooo.Beğenildi mi acaba hikayem.
Süpersiniz hadi koyiim 1 yorum daha.

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 8:22 pm

Çok güzel yazmışsın.

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 8:29 pm

Telefonumu şarja takarken konuşuyordum.
''Abi tamam.Ben sana bir teklif sundum ve sen kabul etmedin.Kırılmadım.''
Tek kaşını kaldırarak baktı.Emin olmadağını biliyordum.Fakat şuan onunla uğraşacak halim yoktu.Onu başımdan savmak için.
''Gerçekten.''dedim.
Evet,bu bir yalandı.Çünkü hiçde iyi değildim.Hatta intihat etmeyi bile düşünüyordum.Sonsuz aşkımı platonik olarak yaşamaya hiç niyetim yoktu.Hem ne anlamı vardı ki?Hayatım boyunca resmine mi bakacaktım?Tom'la bir sohbet bile etsem yeterdi bana.Ama abim sağolsun bir çuval inciri berbat etti.Konuşma sırası abimdeydi.
''Düşündümde kardeşim.Senin şu Almanya işi gayet mantıklı.Şuan ben de 'Büyüme Kredi'mden 5 kuruş harcamadım.Biliyorsun.Annem kıyamaz bana.Seninle geleceğim ama bunu anneme ve babama sen söyleyeceksin.''
Bunları birden duyunca şok olmuştum.O kadar mutluydum ki abimin son söylediği cümle devede kulak bile değildi gözümde.
Akşam bu konuyu çacaktım.

Ebeveynlerimden Nefter Ediyorum..

Yemekten sonra herkes ayrı bir şey yapıyordu.Annem Tv'nin başında dizisini izlerken babam internette dolanıyordu.Ben ve abimse konuyu ne zaman açacağım konusunda işaretleşerek tartışıyorduk.Abşm bunu yarın söylemem gerektiğini,bense o kadar bekleyemeyeceğimi anlatıyordum ki annem kafasını kaldırıp
''Sabahtan beri ne tartışıyorsunuz siz?''dedi.
Hemen cevap verdim.
''Konuşuyoruz gördüğün gibi.''.Annem tekrar TV'ye daldı.Abimle benim konuşmam giderek hararetleniyordu.
''Sofia,kardeşim.Aradaki zaman 24 saat!''Yüzümü buruşturarak.
''24 saatin kaç saniye olduğunu biliyormusun?Bu sefer babam konuştu.
''Belliki bize birşey soracaksınız.Bekliyorum.'Abim sonunda onayı verdi.'Lafa nereden başlayacağım?'düşüncesi yerine direk lafa girdim.
''Tamam.Söylüyorum.Mmmm...Biliyorsunuz ki geçen hafta 18 ime girdim.Sizinle tarıişmak istemiyorum.Bu yüzden size abimle kararmızı haber veriyoruz.Ben ve abim Almanya'ya gitme kararı aldık.Bir sorun çıkmassa 4 gün sonra gidiyoruz.''
Annem kaşlarını kaldırdı.Ve bilmiş bilmiş konuştu.
''Peki,gitmek için kimden izin aldınız acaba?''
Artık sabrım taşmıştı şu yaşıma kadar sevgililerimle hep kaçamak buluştum..Bu,bardağı taşıran son damla olmuştu.Sakin olmaya çalışarak konuştum.
''Anneciğim,yasal olarak kimseden izin almam gerekmiyor.Ayrıca orada geçinebilecek kadar paramız var.''Babam karıştı söze.
''eğer o paraya güveniyorsan yarından itibaren hesabını kapatıyorum.''dedi.Benim gözümü korkutmaya çalışıyorlardı.Ama artık 18'dim.Benim imzam olmadan ne hesabıma ne de paralarıma karışabilirlerdi.Aynen söyledim.
''Yapma baba.Ben salak değilim.Benim imzam olmadan hesabımdan 1 kuruş bile alamayacağını sen de biliyorsun.Aylığa da dokunamıyorsunuz bu durumda.''Artık gerçekten sabrım taşmıştı.Bağırıyordum.
''Ben reşitim.İstesen Dünyanın öbür ucuna giderim ve sizin ruhunuz bile duymaz.Ben size izin almaya değil haber vermeye geldim.''dedim ve odama doğru gittim.İçerden abimin sesi geliyordu.
''Belki onu korumak istediniz ama çok sıktınız.İnanın bana ben olsam 18 yıl bekleyemezdim.Kendinizi onun yerine koyun''dedi ve oda odasına gitti.Onlar kendi aralarında konuşuyordu ama nlemiyordum.Gderayak moralim bozulmuştu.Kafama takmamaya çalışarak Almanya'ya bilet almak üzere laptop açtım.Birsürü site arasından ilk sıradaki siteyi açtım ve verilen numarayı tuşladım.Bir iki 'Dıın'sesinde sonra telefon açıldı.
''pegasus hava ulaşım,buyrun.
Telefondaki kızın ince ve yumuşak bir sesi vardı.
''Aa.Merhaba.4 gün sonra Almanya için iki bilet alacaktım.''Kız cevap verdi.
''Peki efendim.Saat kaçta?''
Bir cevap bulamadım ve
''Seferleriniz hangi saatlerde var??''
''06:45,09:00,15:45 ve 20:00''
''peki.15:45 için iki bilet lütfen.Kız kredi kartı bilgilerimi aldıktan sonra
''biletinizi 1 saat önceden almanız gerekiyor''dedi.
''Peki,iyi akşamlar''deyip kapattım.
Bugün yeterince macera yaşamıştım.Şimdi dinlenme zamanıydı.

Konu: Geri: Adsız Kitap Salı Haz. 08, 2010 9:10 pm

Ohhh Sofia uçtu gitti Almanya'ya.Kanka süpersin devam devam.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 10:10 am

Devam edeceğim.
Ama 2. sayfada.
Bu ne ya.
Diğer forumlarda 22 sayfa oldu olum.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 10:19 am

süper ya.
ne güzel resti çekti ailesine. Very Happy

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 10:41 am

Lan kızım öldürürüm seni bide bizden önce diğer forumlara koymuş bak sen .Divam dımam mı

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 10:44 am

evet ya. devam hadi. isyan ederim bak. Very Happy

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 1:09 pm

Yerim sizi ama ben.:D
Tama son 1 yorum.
Hadi çıkıcak:D:D

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 1:11 pm

Hadi son yorum benden olsun.
Çok süper. Devam.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 1:13 pm

Kanka eğer devam etmezsen kendi evin balkonundan atıcam heberin olsun.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 4:17 pm

Karakter resimlerini koyuyorum.
Sofia:
Adsız Kitap Cold_sand_by_SusanCoffey

Bill:

Tom:

Ceren(ileriki bölümlerde gelicek.):
Adsız Kitap Taylor__s_Secret_by_mare_wrath

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 4:34 pm

Güzel kızmış Sofia .Hadi bölümü koy.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 4:57 pm

Şu Dört Gün Geçmek Bilmiyor...
Sabah kalktım.Saat 06:00'dı.Gidip çay koydum ve yatağıma uzanıp latopumu açtım.İnternette dolaşırken Tuğba mesaj attı.
''Bugün biraz alışverişe ne dersin?''Aslında iyi bir fikirdi.Hayatınım yarısı alışverişle geçmişti ama gardrobumda hala hiçbirşey yoktu.
''Tamam.Saat 2'de bize gel.''dedim ve messenger'i kapattım.Almanya'ya gideceğim günü iple çekiyordum.Sayılı gün çabul geçer derle ama şimdiden içim sıkılmaya başladı.Kahvaltıyı hazırladım ve abimi yemeğe çağırdım.Sessizce yemeğimizi yiyorduk.Televizyon sesi dışnda hiçbir ses yoktu.Abim konuşmaya başladı.
''Hey!Söylesene neden bu kadar çok gitmek istiyorsun?''Biraz düşündüm.'Tom için gidiyorm'demek doğru olmazdı.Bende
''artık annem ve babamla yaşamaktan sıkıldım''dedim.Bu doğruydu.Almanya'ya Tom için gidiyor olablirim ama onlarla yaşamaktan mutlu değildim.Çok baneller ve sıradanlar.Hayatımda yeni bir akım iyi olacak.
Sessizce yemeğimizi bitirdik.Sofrayı kaldırmıştım ve kapının zili çaldı.Açtığımda karşıma Tuğba çıktı.İçeri davet edip beklemesini söyledim.O abimle sohbet ederken bende hazırlanmak üzere odama gittim.Şu Almanya işi kafamdan hiç çıkmıyordu.Buradaki arkadaşlarımdan ayrılacağım için üzgündüm.Ama Almanya'da da bir arkadaş grubum var düşüncesiyle hazırlanmaya devam ettim.Siyah dar paça pantolonumu giydim ve Üstüne tamamlaması için siyah Tom Kaulitz baskılı Sweat-shit'imi giydim.
Sabah kalktım ve Almanya'ya geldiğimi Jane'e haber vermek için aradım.Herzamanki ince ve tatlı sesiyle konuştu.
''Hey,Sofia.Sen ararmıydın?''deyip güldü.
''Jane,sana muhteşem bir haberim var.
''Tanrım!Ne oldu çabuk söyle.''
''Eveet.Söylüyorum hazırmısın?''
''Sofia!Söyleyecek misin?''
''Tamam.Söylüyorum.Yarın 16:30 da Almanya'ya geliyorum.En az 5 yıl sizlerleyiim.''Bir sürü çığlık geldi.Jane de çığlık atanlardan biriydi.Soluk soluğa konuştu.
''Tanrım.Sofia!Bu gerçek mi?Çok sevindim canım.Burdaki herkes çok sevindi.Seni çok özlemiştik.İnan bana,barların bile tadı yoktu.O zaman yarın 15:00de seni beklemeye gideceğiz.Evet,tam 1,5 saat seni gözleyeceğiz.''
Bunları duyduğuma sevinmiştim.Hatta gözlerim doldu.Ah!Sanırım fazla duygusallaştım.
''Çok teşekkürler canım.Sizi çok seviyorum.Şimdi kapatmalıyım.''
''peki bizde seni seviyoruz''deyip kapattı.
Aslında bir an Jane'in bu kadar sevinmesine şaşırmıştım.Çünkü güzelliğe önem veren bir kızdır.Ve oldukça hoş bir tipi var.Bulunduğu ortamın en güzel kızı.Fakat hep,benim Jane'den daha güzel olduğum konuşulur.Aramızda,Jane belli etmesede bir gıcıklık var diye düşünüyordum.Hatta ilk arkadaş grubumla tanıştığımda adımı Venüz koymuşlardı.Venüz, güzellik simgesidir.Ben kendimle konuşurken aklıma film izleme fikri geldi.Bir Sürü film arasından 'Titanik' adlı filmi aldım.Leonardo Di Caprio ve Kate Winslet'in ölümsüz eseri.O bittikten sonra birkaç film daha izledim.Gece bastırmıştı.Gidip yatmaya karar verdim.saatimi 07:00'a kurdum.Yarın erken kalkmalıydım.

Sabah zilin sesiyle uyandım.Muhtemelen bu saatten sonra yemek için fazla zamanım olmayacaktı.O yüzden mutfağa gidip birkaç ekmek aldım ağzıma.Adam akıllı bir duş almalıydım.Bir saat kadar banyoda kaldım.Üstümü giyinmiştim.Ayna karşısına geçip makyaj yapmaya başladım.Bu arada abim de kalkmıştı.O da kendi odasında hazırlanıyordu.
Makyaja yüzümü fondötenlemekle başladım.Sonrada göz kapaklarıma nemlendiricimi sürdüm.Bu,sürdüğüm farın kalıcı olması içindi.Makyajımı yapmamda bir saat kadar aldı.Sıra kuaföre gitme zamanıydı.Abime seslendim.
''Ben kuaföre gidiyorum.Saat 11 gibi gelirim.''
''Tamaaam.Çabuk ol.'
Telefonumu aldım ve çıktım.Hava çok sıcaktı.Yürümeye devam ettim.Kuaföre geldiğimde boş yer yoktu.Sandaleyey oturdum ve bekledim.Kuaför çırağı,iki çayla yanıma geldi.Biraz sohbet ettikten sonra bir yerin boşaldığını gördüm.Gidip oturdum.Kuaförüm konuştu.
''Nasıl bir model istiyırsun??''Almanya'da anormal biri gibi gözükmek istemiyordum.Ama farklı bir model yaptırmalıydım.
''Bugün Almanya'ya gidiyorum.Herhangi bir saç tipi yok kafamda.Size bırakıyorum.Hem bana yakışmalı hem de güzel bir model olmalı.''Kız başını salladı.1-2 saniye durakladıktan sonra saçımı yapmaya başladı.Bende dergilere bakıyordum.Bu senenin modası pekde hoş sayılmazdı.Böyle 1-2 dergiye göz attıktan sonra saçım bitmişti.Kuaför bi ayna aldı ve saçmın arkasını gözterdi.Beğenmiştim bu modeli.Parayı ödedim ve teşekkür edip çıktım.Eve geldiğimde Abim ve tuğba beni bekliyordu.Abim konuştu.
''İyiki 11 de geliyorsun saatten haberin varmı?''Saate baktım saat 14:00'dı
'Ayy.Hemen çıkalım.'Arabaya bindik ve Tuğba gaza bastı.yarım saat sonra havaalanına geldik.Abim bavulları bırakmak ve biletleri almak için sıraya girdi.Ben Tuğbayla bir cafeye gittim.Tuğba konuştu.
''Ayrılmamıza az bir zaman kaldı karedim.Ah,kiminle derteleşeceğim ben?''
Bu kızın duygu sömürülerinden nefret ediyordum.Giderayak ağlatacaktı beni.
''Tuğba yapma!Makyajım akacak!''Abim geldi ve lafa daldı.
''Sevgili,süsten başka birşey düşünmeye kardeşim.Kaçta çıkıyoruz.Uçaka kaçsın mı istiyorsun?''
Kalktım ve Tuğbayla vedalaştım.Abimle ikimiz uçağa bindik.bir anons yapıldı
''lütfen kemerlerinizi bağlayınız.''
Söylenileni yaptık ve uçak havalandı.Abim konuştu.
''vay be.Demek Almanya'ya gidiyoruz''Deyip güldü.Kaşlarımı kaldırdım.
''Benim de inanasım gelmiyor.Ama sanırım bindiğimiz uöak Almanya uçağı...Neyse ben müzik dinliyorum deyip başımı cama çevirdim.Bir saat sonra yemek geldi.Bir sandviç alıp yemeye başladım.Zaman çabuk geçiyordu.Sadece yarım saatimiz kalmıştı.Geri kalan zamanıda kitap okuyarak geçirdim.Yarım saat sonra bir anons daha yapıdı.
''Sayın yolcularımız.Almanya sınırlarına girdik.15 dk.sonra inişe hazırlanıyoruz.Kemerlerinizi kontrol edin.''
Kitabımı çantama koydum.Uçak inişe geçmişti.Yere yaklaştıkça bir insan topluluğu görüyordum.Bu uçağa bakıyorlardı.Uçak indiğinde o insanların Jane2ler olduğunu gördüm ve koşarak Jane'e sarıldım.
''Sofiaaa.Hoşgeldin tatlım.''
''Hoşbelduk canım.''Abimi göstererek konuştu.
''Hey!Bu da kim?''
''Abim''
Jane gülümsedi ve Abimle sohbete girdi
''abi bavulları alırmısın?Dışarıda bekliyoruz''
''Peki tamam''Jane lafa girdi.
''Ben de gelip sana yardım edeyim.Sofia'nın Bavullarını taşımak sorun olabilir.''dedi ve gittiler.
Herkes oradaydı.Rose,Jack...Ve daha birçok kişi.Jack bir zamanlar bana aşıktı.Bakışlarından hala beni sevdiğini anladım.Kate konuştu.
''Ee Sofia'cım.Dışarı çıkmıyormuyuz?''
''Çıkacağız.Ama hasret giderme merasimi daha bitmedi.Hey!Jack gel buraya.''
Koşarak yanıma geldi ve bana sarıldı.
''Hoşgeldin Sofia.Almanya'nın senin gibi bir güzele ihtiyacı vardı.Çok özledim seni''
''bende herkesi çok özledim.''dedim ve Rose'a gelmesini işaret ettim.Ve geldiğinde ona sarıldım.
''Canım Dostum.Hoşgeldin''Gülümsedim.
''Hoşbulduk parti güzeli.''Rose partileri severdi.Aynı Tom ve Bill gibi...
''E hadi neden burda dikiliyoruz?Hemen dışarı çıkmalıyız.''Bunu söyleyen Jack'ti.Elimden tuttu ve koşmaya başladı.Dğerleride arkamızdan geliyordu.Dışarı çıktık.Ardından Jane ve Abim geldi.
''EE şimdi neyapıyoruz''Diye sordu Jane.
''Hemen bizim eve gidiyoruz.Sofia'nın hayatında en çok görmek istediği kişiyi eve davet ettim.''
''Ben Sofia ve Rob'u götüreyim.Hazırlanınca geliriz.''dedi Jack.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 5:08 pm

Rob mu Süpersin kanka yaa demek Rob haa .Süper hikaye ye pc'nin içine girdim resmen hazır Ankara'dayken diyorum ki kştap olarak bastıralım mı.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 5:12 pm

Hadi kitap bastıralım.
Sen parayı ver.D:D:D
Beğenmene sevindim kuşum.
Daha dur seeen.:D
Tom ve Sofia'nın arasında neler geçicek tam bilmiyosun.
Kalbinize inicek sahneler var.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 5:16 pm

Ne tür sahneler.
Bende para yok sen ver.

Konu: Geri: Adsız Kitap Çarş. Haz. 09, 2010 7:21 pm

Cerene bittim One güzellik ya <3

Konu: Geri: Adsız Kitap Cuma Haz. 11, 2010 3:37 pm

-4-

Abim yorgun ve bitkin haliyle konuştu.
''Sen git kardeşim.Ben fazla yorgumun çekemicem.Eğlenmene bak.''
Abim yolculuklarda çok çabuk yorulurdu.O yüzden üstelemedim ve onayladım.
Arabaya bindik.Jack saate baktı.
''Saat 20:00 ve geceye 1 saat kaldı.Sofia,hılı sürmem gerek.Yoksa Rose beni parçalar.Ama korkarsan yavaş gidebilirim.''
''Hayır.Aksine macerayı severim.Bas gaza Jack!''dedim ve Jack'in siyah Porsche'si hareket etti.Gerçketen hızlıydık.Birkaç dakika sonra eve geldik.Bu evi çok seviyorsum.İki katlı beyaz evin kocaman bahçesinden geçerken içim huzurla doldu.Abim kapıya açtı.Önümüze beyaz koltuk takımları ve aynı renkte bir yemek masası takımı çıktı.Mutfakla birleşmiş olan salon gayet içaçıcıydı.Jack'le konuşuyordum.
''Abim yorgun olduğu için gelmeyecek.Hemen hazırlanıp geliyorum.''dedimi
Başıyla onayladı.Yukarı çıktım ve odama girdim.Burada salonun aksine siyah rengi baskındı.Arkadaşlarım sayah yatak odasına pek sıcak bakmıyorlardı.Ama siyah benim en sevdiğim renkti.Odaya girdim ve bavulu açtım.Siyah mini bir elbisem vardı.Onu giydim ve makyaj çantamı alıp banyoya çıktım.Cildim kusursuzdu ama yine de fondoten sürme ihtiyacı duydum.Fondoteni alıp yüzüme özenle sürdüm.Makyajımda hep alttan üste doğru gitmişimdir.O yüzden kirpiklerimden başladım.Göz kapaklarıma makyaja uygun hafif bir far sürüp gölge yaptım.Gözlerim maviydi.Daha çok ortaya çıkarmak için kalem çektim.Dudaklarıma da simli bir ruj sürdüm.Yüzüm tamamdı.Geriye çekilip aynaya baktığımda kendimi gayet iyi bulmuştum.Yana döndüm.Kolumdaki dövme gözüme takıldı.Bunu iki yıl önce yaz tatilinde yaptırmıştım.Elbise ve makyajımla uyumlu görünüyordu.Sanki dövme bu elbise için yaptırılmış gibiydi.Tırnaklarıma baktım.Ve makyajımı siyah bir ojeyle tamamlamak istedim.Ojeyi kaptığım gibi salona indim.Jack ayağa kalktı.Gözlerini benden ayıramıyordu.
''Çok güzel olmuşsun Sofia.Bir periden farksızsın.''dedi.
''Sağol Jack.Sen de takım elbisenle çok yakışıklısın.''Duraksadım ve devam ettim.
''Herzamanki gibi...''Jack gülümsedi.
''Otur lütfen daha oje süreceğim.''Oturduk.Tanrı'ya şükür ojem çabuk kuruyan cinstendi.Ojemi sürdükten sonra kalktık.Aklıma aksesuvar geldi.
''Jack 30 saniyeye kadar geliyorum.''deyip odama koştum.Gümüş bir kolye ve bileklik aldım.
Aşağıindim ve bağırdım.
''Abi ben çıkıyorum.Bu gece arkadaşımda kalabilirim.Merak etme''Koltuktan çantamı alıp Jack'e uzattım.
''Tutarmısın?''
''Ah,tabii.''dedi ve çantayı aldı.Bende ayakkabı bavulumu açtım ve içinden Siyah ince topuklu ayakkabımı alıp giydim.Jack'ten çantamı aldım ve arabaya doğru yürüdük.Jack önden gitti ve arabanın kapısını açıp benim içeri binmemi bekledi.Gülümsedim ve arabaya bindim.Kontağı çalıştırırke konuştu.
''Bugün güzelliğiniz beni herzamanki gibi büyülüyor,madam''Tanrı2m sanki Paristeyiz.güldüm ve konuştum.
''Beni şımartıyorsunuz Bay Bully.''
Rose'un evinin önene gelmiştik.Jack kapımı açtı ve inmeme yardım etti.Rose Kapıda bizi bekliyordu.
''Koluma girmek ister misin?''Gülümsedim ve koluna girdim.Rose konuştu.
''Hoşgeldiniz.''İçeri girdiğimizde sohbet kesilmişti.Jared yanıma geldi,elimi kaldırıp öptü ve:
''Herzamanki gibi çok güzelsin Bayan Venüs.''dedi ve sinir bozucu bir şekilde sırıttı.
Rose bütün ışıkları kapatmıştı.Sadece tek bir lamba yanıyordu.Masada oldukça çok mum vardı.Onlar salonu romantik bir havaya bürümeye yetiyordu.
Elinde bir şampanyayla geldi ve konuşmasını başlattı.
''Evet arkadaşlar.Venüs'ümüz tekrar bizlerle.Ona mükemmel bir sürprizim var.Bunun şerefine bir şampanya patlatmak istedim.''Dedi ve şampanyayı patlattı.Şampanyalar kadehlere konuldu ve herkes içkisini yudumlamaya başladı.Jane konuştu.
''Ee Sofia'cığım.Nerden çıktı bu Almanya işi?Bizi çokmu özledin yoksa başka nedenler mi var?''dedi.Son cümleyi üstüne basa basa söyler gibiydi.Atışma roundunun başladığını hissettim ve vurgulu bir şekilde konuştum.
''Dostlarımı özledim,tatlım''Jane kaşlarını kaldırdı ve onayladı.Rose araya girdi.
''Sofia biraz benimle gelir misin?''dedi ve gitti.Ben de arkasından gittim.Rose bana bakıyordu.Konuştum
''Jane'e neler oluyor?''
''Tatlım.Sen gittikten sonra çok şey değişti.Jane artık seni düşmanı olarak görüyor.''Aslında fazla şaşırmamıştım.
''peki ama neden?''Herşeyi etraflıca öğrenmek istiyordum.
''Sen gittikten sonra hep senin hakkında konuştuk.Ne kadar iyi ve güzel olduğunu...Jane bunu çekemedi.Çünkü Jack,Jared bütün erkekler sana aşıktı.bilirsin senden önce en güzel kız oydu.O,senin Tom'u sevdiğini biliyor.Bu yüzden Tom'la birlikte oldu.Biz içeri gittikten sonra bundan konu açılacak.''dedi.Şok olmuştum.
''Haber verdiğin için sağol.İçeri gidelim.''dedim ve salona gittim.Muhteşem bir fikrim vardı.
''Hey millet!Geleneksel gençlik oyunumuz olan 'Şişe Çevirmece'oynuyoruz.'dedim ve şişeyi alıp masada çevirdim.Rose planımı anlamıştı.Şişse dönde ve Jane'le bana geldi.İşte tamda bunu istiyordum.Jane baktı.
''Doğruluk.''dedi.
''Burda bulunanların bildiği ama benim bilmediğim birşey söyle.''
Herkes birbirine şaşkınlıkla bakıyordu.Jane sinsice konuştu.
''Gerçekten bilmek istiyormusun?''Gülümsedim.
''Evet.''
''Peki söylüyorum.İki hafta önce Tom Kaulitz'le ilişkiye girdim.''Sesimi üzüntülü bir hale dönüştürdüm ve kaşlarımı kaldırıp konuştum.
''Ah,çok üzüldüm.Senin için acı bi durum olmalı.''dedim.Suratı düştü.
''Neden?''
''Tom seninle oynamış.Şuan onun gözünde diğer ilişkiye girdiği kızlardan farkın yok.''Jane sinirle kalktı ve dışarı çıktı.Birdaha uğrayacağını sanmıyordum.Kısa bir sessizlikten sonra dans müziği açıldı ve herkes dansa kalktı.Jack kalktı ve önümde diz çöktü.
''Bu dansı bana lütfedermisiniz?''Güldüm ve elimi tuttum.Dans ediyorduk.Birkaç dakika sonra kapı açılıp kapandı ve 4 erkek birden koro gibi
''Hoşbulduk Rose''dedi.Kim olduklarını merak etmiştim ama bakmadım Kate konuştu.
''onlar kim Rose?''
''Sofia için Hazırladığım konuklar geldi.''Gelenin Tom olduğunu düşünüyordum.Çünkü Benimle ilgili herşeyi biliyordu ve Rose,Gustav'le çıkıyordu.Birkaç dakika sonra Borazan gibi bir ses duydum.
''Ben Sofia'nın yanına gidiyorum.''Bu ses Tom'un sesiydi.Arkamı dönmedim dansa devam ettim ve Rose konuştu.
''Peki,seni görünce çok sevinecek,Tom''Son kelimeyi duyunca donup kalmıştım.
Bir zamanlar resimlerine bakıp taptığım çocuk şimdi benimle dans etmeye geliyordu.

» Defter/Kitap
» Kitap okumak.
» En Son Okuduğunuz Kitap
» Sizi En Çok Etkileyen Kitap
» Sizce bir kitap kaç sayfa olmalıdır ?