Bir klasik Acıları Unutabilmek

devam xD
7. Bölüm Aman Tanrım!!
-Bunun ne anlama geldiğini bilmek istiyorsan Eysa ya gitmeliyiz o herşeyi bilir..
acaba eysa da kimdi Jane sanki aklımı okumuştu
-Gidince görürsün
beni kolumdan tutup sürükleyerek 2 koridor ötede büyük bir odaya götürdü..
önümde arkası dönük bir kadın duruyordu..
Jane kapıyı tıklatarak içeri girdi ve Aman Tanrım bu Emiliy di yanılıyor olduğumu dşüneek gözlerimi ovuşturdum..
-Merhaba Angela..
-Me.me..merhaba.. diye kekeledim.. Emiliy?
-Biranda banaa sarıldı ve kulağıma birşeyler fısıldadı
-Doğru bildin tatlım
-peki bu bu nasıl olur??
-emiliy benim insan formum tanrıdan aldığım mesajlar üzerine kişiyi ben seçiyorum ama işareti tanrı koyuyor..
ve yine Aman Tanrım..
-Bak an buraya alışman uzun sürebilir ama burayı çok seveceksin
bana artık sarılmadığını farkettim.. ilerde bir tütsü vardı fakat inanılmaz derecede iğrenç kokuyordu içimden şu tütsü yere düşsede kırılsa diye geçirdim(inanılmaz ama tütsü camdandı).. Biranda kendimi ona odakladığımı hissettim
ve..
Pattttt...
ve işte tütsü yere düştü ve kırıldı bunu nasıl yaptığımı bilmiyordum
-Emi yani eysabunu nasıl yaptım bilmiyorum ama gerçekten çokçok özür dilerim..
-Bunu sen mi yaptın?
-Bilmiyorum ama ben tütsüyü düşündüm çok kötü kokuyordu ona odaklandım ve..
Daha sonra sözümü kesti
-İnanamıyorum yıldızının içii.. içi doluu Derhal seni incelemeliyi ve ne olduğunu öğrenmeliyim

2 saat süren bir çalışma sonucunda(saate bakmamıştım ama öyle hissediyordum) nihayet ne olduğunu anlamış gibi gözüküyordu en azından öyle umuyordum
-Angel sana neler olduğunu analdım ama bana deliye dönmeyeceğine üzülmeyeceğine yada çıldırmayacaına söz ver

bu kısa sürede olsa düşünmeme yol açtı
-Söz..

-Sanırım -ki eminim- sen beyin gücünle bir şeyleri hareket ettirebiliyor birşeyleri yerinden oynatabiliyorsun

ve işte yeniden AMAN TANRIM!!








nasıl??

Beğenmene sevindim
e devam ediyim bari xD
8.Umutla Dolu
Sakin olmalıyım, sakin olmalıyım.. Ben gayet normal bir İNSANım..
Sakin , sakinn
-Hey angela bu müthişş birşey inanamıyorum.. Hey şurdaki saati havaya kaldırıp tekrar yerine koymayı denesene..
-Ah hayır henüz buna hazır olduğumu zannetmiyorum..
O anda eysa telefonla konuşurmuş gibi konuşmaya başladı bense şaşkın şaşkın ona bakıyordum..
-Kulağında küçük bir çip var..
Jane sanki yine içimi okumuştu..
-Hey kızlar benim acilen gitmem gerekiyor size özelliklede sana angela iyi eğlenceler..
Birsüre sonra odadan çıktık
-Hey angela ben birşeyler İÇECEĞİM.. Sende istermisin..
-Ah tabii neden olmasın.. Sen git al bende odaya çıkiyim..
-Kaybolmayacağına emin misin..
-Umarım
Yolda giderken yolu uzattığımı farkettim .. Geri döndüğümde az kalsın biriyle çarpışıyordum..
-Ahh çok özür dilerim ger... Drake?
Beni görmezden gelerek yoluna devam etti...
rkasından seslendim..
-Hey drake sen misin?
Herhalde yanlış görmüştüm.. İçimi biranda karmaşık duygular sarmıştı bir yandan umutla doluydum bir yandan onun o olmasını istemiyor gibiydim.
Ah harika şimdi ne yapacağım.. Oda ne taraftaydıı?


Nasıll??

Çok güzel... Devamm !! ((:

Ahh çok teşekkür ederim devam ediyorum o zaman

9.Bölüm Karşılaşma
Odayı nihayet buldum.. Bulduğumda ise Jane arkasını dönüp bir şişeden bişeyler içiyordu..
-Heyy nerde kaldın ben senden önce geldim..
-Hiiç bulmakta zorlandımda odayı..
Sessizce ayatğıma oturdum..
-İçecekleri aldın mı?
-Elbette al bakalım bu seninki en tazesinden...
En tazesinden mi..? Kutuyu elime aldım .. Markası Kanafish idi.. Ne kadar garip bir isim.. Ve eminim k i adı hiç te çekici değil..
Susamış olduğumu farkettim ve şişeyi ağzıma diktim..
-Jane buda neydi bizim kolalara hiç benzemiyor..
-Ah kolamı bunun ne olduğunu bilmiyor musun?Tabii ki de kan..
O anda ağzıma aldığım yudumu geri tükürdüm.. Öksürmeye başladım..
-Neee kan mı öğğ iğrençç inanmıyorum sana Jane niye içeceğin bu olduğunu söylemedin
-Ne bekliyordun ki..? Kolamı Fantamı Meyve suyumu..
-Off neyse ben çok acıktım ne yiyeceğiz.. Burda tavuk varmı bayılırım da..
-Angela bu kadar cahil olmanı beklemiyordum doğrusu.. Bizler kan ile besleniyoruz diğer yemekler bizi doyurmuyor ve şimdi derhal onu iç..
Biranda telefonum çaldı .. Telefonu alıp dışarı çıktım..
-Alo , Alo , kiminle görüşüyorum..? Alo?
Ses gelmiyordu dışarıya çıkıp hava almaya karar verdim..
Ve işte yine o bu gerçekten Drake..

-Drake , Drake
peşinden koşup onu kolundan yakaladım..
-Ah inanmıyorum bu sensin .. Seni ne kadar özlediğimi tahmin bile edemezsin..
Gözlerim doldu ve ona sarıldım fakat o bana sarılmıyordu..
-Hey neler oluyor.. Bir sorun mu var?
-Bir sorun mu? Bir değil Birsürü sorun var Angela... ve hepsi ssenin yüzünden..
-Ah ama ben hiçbirşey anlamıyorum.. Neler oluyor..
-Gerçekten bilmek istiyormusun?
-Evet..
-O zaman acı gerçeklerle karşılaşmaya hazır ol..


Nasıl?? Drake yi hatırladınız dimi

Güzel devam et..

Pazar yada pazartesi devam

Vay bee ammada okuyan varmış xD
tamam devam

10. Bölüm Ruhsal Ölüm
-Sen gittikten sonra annen neler olduğunu anlayamadı ve senin öldürüldüğünü düşündü 1 haftadır kayıptın ve cesedine bile rastlanmadı herkes öldüğünü düşünüyordu.. Annen üzüntüden hiçbirşey yemedi ve günlerce aç kaldı..
Seni aramaya gittim 2 gün geri dönmedim kulağıma annenin kansere yakalandığı ve ölmek üzere olduğu geldi.. Daha sonra Emily ile karşılaştım ve bana acı haberi söyledi ve beni dönüştürdü.. Annem trafik kazası geçirmişti ve felç olmuştu birdaha asla yürüyemeyecekti... Baban ise işlerine hiçbirşey olmamış gibi devam etti.. Şimdi çekil yolumdan!!
Gözlerim dolmuştu.. Annemin beni bukadar çok önemsediğini tahmin bile edemiyordum.. ve ölmüştü.. herşey benim yüzündendi.. hüngür hüngür ağlamaya başladım.. hava birden bire kapandı ve heryer kapkaranlık oldu..
-Angela! Angela uyan heyy angela.. Eysa yı çağırın derhal eysa yı çağırım..
Kendine gel Angela..
Gözlerim yavaş yavaş aralandı ve heryeri bulanık olarak görüyordum.. Bunların bir rüya olmasını umuyordum hemde tüm kalbimle.. Lütfen rüya olsun lütfen rüya olsun..
Gözlerim yine kapandı ve tekrar açtığımda kendimi odamda yatağımda buldum.. Etraf çok karanlıktı.. Yanıbaşımda biri oturuyordu ve ben yüzünü göremiyordum.. Uyuyordu.. Acaba kimdi bu..?
Bana bu ruhsal ölümü yaşatan drake şimdi napıyordu?

çok güzel
devam lütfen

Süper yaa hadi devam.

yarın devam

hayır şimdi

tamam be xD
11.Bölüm Aynı sınıf mı?
Yanımdaki silüet kıpırdanmaya başladı.. Doğrulmaya çalıştım ama başaramadım.. Susamıştım..
-Hey afedersin birazcık su alabilir miyim..?
Sessizce ayağa kalktı ve bana bir bardak getirdi.. Etraf çok karanlıktı hiçbirşey göremiyordum.
Lıkır lıkır içmeye başladım tadı çok güzeldi ama su gibi değildi.
-Hey bu su değildi neydi bu?
-Ne olabilir tabii ki de kan..
Ağzımdaki yudumu yere tükürdüm .. Hem içtiğim şey yüzünden hemde bu adamın kim olduğunu anlamam yüzünden..
-Ah aman tanrım! 1 saniye Drake..? Sen misin..
Bunu sormamla dışarı fırlaması bir oldu.. Jane içeri girdi..
-Kendini nasıl hissediyorsun..?
-Ben iyiyim .. şu telefonumu verebilir misin..
-Ahh beni yorma lütfen düşün gitsin..
Ne demek istediğini biliyordum ama anlamak istemiyordum..
-Hey angela 1. dönem bailıyor.. Okul yani..
-Burdadamı okul var..?
-Kurtuluşun yok.. Yarın gece okulun ilk günü ve ertesi gün açılış gecesi va kendine bir kavalye buldan iyi edersin..
-Uğraşamicam.. Gelmek zorunlu mu?
Bana kötü bi bakış attı..
-Hem giyecek kıyafetim bile yok..
-O zaman alışveriş vakti!!
Ertesi gece olduğunda kot pantolonumu ve kısa kollu t-shirt ümü giydim..
Herkes yemekhanede bana bakıyordu.. Yemek yemeğe kimsenin ihtiyacı yoktu fakat yemeklerin tadını seven birçok kişi vardı. yemekten sonra derslerin yapıldığı binaya girdik..
-Jane al programım burda Montgomery Jeolojisi sınıfı nerde..
-Beni izle..
Koştura koştura bir sınıfa gittik..
-Jane burası geometri sınıfı.. Yanlış yerdeyiz..
Zil çaldı ve koştura koştura sınıfı aramaya başladım.. Derse geç kalmıştım ve hoca çoktan sınıfa girmişti.. Kapıyı tıklatarak içeri girdim..
-Bizde seni bekliyorduk Angela tek bir boş yerimiz kaldı oraya oturabilirsin..
Ah aman tanrım aynı sınıf mı? aynı sıra mı? Ne olacak şimdi?

Sonu aynı Twilight.Bella'nın sınıfa girdiği an .Süper yaa hadi devam et.

Farketmemiştim

sonra devam xD

çok güzelmişşş :) lütfen devamını hemen yapp :)
bu arada bu drake neden kızıyor ki ona haberi olmadığı için mi :S
orayı anlayamdım canım :S
neyse çok güzeldi :)

Ya hani o gitti ya seçilip kimseye haber vermedi ve olanlar onun yüzünden oldu diye kızıyor..

12.Bölüm Kütüphane
Sessizce sıraya doğru yürüdüm.. Sinirli gözleriyle bana bakıyordu.. Ona sarılmamak için kendimi zor tutuyordum.. Her şey ebnim yüzümden miydi sahiden? Gerçekten olanlar benim sorumsuzluğum tüzünden miydi? Evet öyleydi biliyordum ama inanmak istemiyordum belki de.. Belki değil öyleydi işte herşey ortadaydı.. Düşünceler afamın içinde fink atarken zilin çaldığını ve dersin geçtiğini farkettim..
Hemen çıkıp gitmesiini bekliyordum ama o herkesin çıkmasını bekliyor gibiydi..
Tam bende çıkmaya hazırlanıyordum ki beni kolumdan tuttu.
Sonunda herkes gitmişti..
-Özür dilerim ben neler olduğunu bilmiyodum ve ger...
Sözümü kesmişti..
-Tamam sorun değil diyemeyeceğim gerçekten sorun ama seni böyle kırmaya hakkın yok haklısın.. Özür dilerim..
-Sana sarılabilir miyim..?
-Henüz değil.. Buna daha hazır değilim.. Söyle bakalım o gözlerinin anlamı ne..?
Söylesem mi söylemesem mi bilmiyordum ama eysa özel olarak bir şey söylememişti..
-şey sanırım ben e..
-Angela hadi koş diğer sınıfı bulmmız gerekiyor..
-Ah ben ben gitmeliyim sonra görüşürüz..
--
Gün bitmişti.. Odama döndüm.. Jane in uyuduğunu nihayet anladığımda drake e mesaj çektim..
-Kütüphane de buluşalım..
Sessizce kütüphane ye gittim.. Kağıdan girek üzereydim.. Gece belirli bir saatten sonra dışarı çıkmak yasaktı.. Ve bu o belirli saatleden biriydi..
Arkamdan ayak sesleri geliyordu.. Umarım o Drake dir yoksa...