Tokio Hotel'in gitaristi Tom Kaulitz bize neden tur otobüslerinde bir kız için yatak var,turda rahatlamak için ne yapıyorlar ve o,Bill'in kıyafet stilini nasıl tanımlıyor...
-Tom ve bir kız tur otobüsünde ?
Tom:Aslında,grupta tamamen kurallara sahip değiliz.Yani,tur otobüsünde sadece bir kız için yatağa sahip olacağız.
Bu yarışmanın kazananı için bir istisna demek.
Tur otobüsünün içinde hiçbir zaman yabancılar bulunmadıda değil zaten.
Bur bir sır, Biz iki tur otobüsüne sahibiz.Grup ikiye bölündü,Gustav ve Georg ilk otobüste,Bill ve ben ikinci otobüsteyiz.
İki ayrı,büyük odamız var ve iki büyük yatak.Köpeklerim benimle, yani insan tur otobüsünde tamamen rahatlayabiliyor.
Film izliyoruz ve köpeklerle yatakta uzanıyoruz.
-Tur otobüsü nasıl görünüyor ?
Tom:Dürüst olmak gerekirse cidden otobüste zaman harcıyorum.Bence bu harika! İnsan burda evinde gibi hissediyor,tekerlek üstünde bir oturma odası gibi.
Bu sefer yanımıza eşyaları koymak için kutular aldık. Herşeye sahibiz,mumlar, evden dekorasyon eşyaları.
Biz her zaman hoşlandığımız gibi dekore ederiz.
Bill ve benim 20 bavulumuz var.Büyük klozetlerimiz var ve evde gibi hissediyoruz.
Ve evde olduğum zaman televizyon izlerim,bunun gibi. Turla çok büyük bir fark yok.
Ve turda büyükçe sahnelere sahibiz. İnsan şovdan sonra otobüsteki yatağına uzanabilince gerçekten şükür ediyor.
-Tom ve tur otobüsünde bir kadın..sıkıntıya karşı ne yapmalı ?
Tom:Şunu söylemeliyim,aradabir Bill'e hile yapmayı denedim.İki aydır turda oluyoruz ve tabiki tamamen kadınsız olamıyorum.
Demek istiyorumki,her zaman gizlice Bill'i kandırmayı deniyorum.Ama orda ne olduğunu kimse görmemeli.
Ama video oyunlarımız ve bissürü şeye sahibiz,her zaman düşünecek bir şeyimiz var.
Yolda 11 kamyonumuz var. Ve benzin istasyonlarında parti yapmayı severiz.
-Farklı apartmanlar/otobüsler, ne oluyor ?
Tom:Tur otobüsünde uyanmak evde uyanmak kadar harika değil.
Turda bazı şeyleri filme çekeriz.(live in europe gibi CD lerden bahsediyor)
İnsanlar nasıl yaşadığımızı ve herşeyin sandıkları kadar mütiş olmadığını görsünler diye.
Otobüste bir televizyonumuz var ama o hala bir otobüs.İki ay boyunca orda uyuyosun ve birbirimize daha fazla saygı duyuyoruz
24 saat uyuyabiliriz. İnsan normalde içmeyi sever ama biz turda asla bunu yapmayız.
İki bardak çay alırız. Bu daha barışçıl.
-Otobüsün içinde banyo ?
Tom:Evet,ama tabiki sadece grup kullanabiliyor. Hmm..bu bir tarz römork ve içinde jalosie* var.
Mahremi koruyan bir kalkan gibi.Ve büyük bir duş,tropikal duş ve lavabo var.İhtiyacın olan herşey. Bu harika.
Bunları extra olarak yaptık. Çünkü tur otobüsünde sadece tuvalet vardı ve ''büyük iş'' ini yapmaya bile izinli değildin.
Bu iyi değildi ama bu sefer extra banyo römorklarına sahibiz ve harika olucak.
Jalosie*:Hava ve ışık geçirmeyen ayarlanabilir yatay çıta -gibi birşey.
-Konser için hazırlıklar,Kurallar ?
Tom:Hmm..konserden önce..eğer provadaysak gerçekten moron şarkı yoktur,her şarkı eşittir.
Çünkü tamamen kendi şeylerimize sahibiz, kendi tekniğimiz, kendi sahnemiz,kendi prodüksiyonumuz. ve ıhm.. bizim hazırlanmamız prova yapmaktır her zaman.
Her zaman salona gideriz,bu akşam nasıl olucak diye göz atarız,bikaç şarkı çalarız.
Geri kalanında sadece sahne arkasında oluruz ve ropörtaj veririz.
İşte altın kural,bir odada hep birlikte oluruz. Birlikte gergin oluruz. Kimse gelip bizi rahatsız edemez.Hepimiz gergince dururuz.
-Georg'un ritüali ?
Tom:Georg bassistimiz. Her zaman şovdan önce tuvalete gider.Bu çok önemli. Sahneden önce ''büyük iş'' e çıkar.
Çünkü bu şans getirir.Her zaman böyle olmuştur, 3000 konsere falan çıktık. ve her zaman şovdan önce tuvaletteydi.
Ve o her zaman korunur.
-Konserden önce ne hakkında konuşursunuz ?
Tom:Özel konular değil, Hmm.. herşey hakkında konuşuruz. Çoğu zaman s*rtük Georg hakkında konuşuruz.
Birbirimizi deli ederiz.
Ama aslında her zaman gergin oluruz.
Birsürü saçmalık dışarı çıkar. Biz saçma sapan konuşurken oralarda kamera olmamalı.
***
Hiç rockstar’ların nasıl yaşadığıyla ilgili deneyimlerin oldu mu?
Tom: Tabi, evet.. Eh, gerçekten dört gözle bekliyorum. Çünkü tur yaşamının belirtisini alıyorsun. Ve bu, söylediğim gibi, hayal edebileceğin bir şey değil. Her zaman düşündüm. “Tamam, tur yaşamı tamamıyla rahat. Akşam, şarkılarını çalıyorsun ve bunun dışında gerisi kolay. Bir dünyan var. Ve orada da bir parti. Ve sonra sahne arkasına gidiyorsun ve orada şampanya belki de whirlpool oluyor. Ve her şey harika. Ama işin doğrusu, sahne arkasına gittiğin zaman soğuk, gri duvarlar görüyorsun. Ve pek fazla bir şey olmuyor. Küçük bir şeker tabağımız vardır masada,. Ve, eh, evet.. İnsanların turun gerçekten nasıl bir şey olduğunu görmelerini iyi buluyorum. Ama bir yabancı olarak bunu çok mükemmel bulabilirsiniz. Çünkü asla tura çıkmamışsınızdır. Otobüsü görürsünüz ve.. Hala otobüsü ilk gördüğüm zamanki halimi hatırlıyorum. Ben tamamen etkilendim. Ve düşündüm ki “ Bu bir bomba olacak.” Ama bu şeyde 2 ay uyuduğunuz zaman, her şeyi otobüste yapıyorsunuz. Ve artık o kadar mükemmel bulmuyorsunuz. Hmm.. Ama iyi buluyorum. Bu bir sürü şeyden gerçekten iyi izlenim alıyorsunuz. Ve günlük bir rutininiz var. Bu her günün farklı olması demek değil. Aslında her gün aynı. Bir dersin var. Sanki her gün ofise gidiyormuş gibi. Her sabah konser alanına gidiyorsunuz. Çoğunlukla duş almadan. Ses kontrolü yapıyorsunuz. Sonra da röportaj veriyorsun. Ve sonra hep birlikte gergin oluruz. Ve sonra George tuvalete gider. Sonra büyük şov!
Dekor/ Çaba
Tom: İnsanlar konser alanına gelirler. Ve sonra konser. Nasıl olduğunu anlıyorsun. Ne kadar çaba sarf edildiğini bilmiyorsunuz. Ve bence 150 kişiyi konser alanında sabahleyin görmek oldukça ilginç. Herkes kasklarıyla sahnenin ve alanın iki çıkışını da kapatıyor. Ve sonra ses kontrolü, ışık şovu vesaire. Aynı zamanda coşkunun görmek de ilginç, mesela sahneden ayrıldığımız zaman.
Oyalama / Gevşeme
Tom: Bu sefer köpeklerimizi de yanımıza aldık. Bu gerçekten mükemmel. Bu kadar uzağa gitmemiştik onlarla. Yani köpeklerle bir ormana gidebilirsin. Ya da onlarla yürüyüşe çıkabilirsin. Ben aslında tutkulu bir şoförüm. Bunu havalı buluyorum. Eğer kendi arabamlaysam, birisini otobüsün arkasında sürmesi için kiralarım. Eğer istersem ilk önce ben kullanırım arabayı. Ama çok uzun mesafe gidiyoruz. Bu turda bazı durumlarda 3 gün durmadan ilerledik. Yani 3 gün ara vermeden bir yerde. Çünkü ilerlemek zorundayız. Örnek olarak Moskova’ya. Ve planda 3000 Km ilerlemememiz gerektiği yazılı. Otobüslerde bu gerçekten çok uzun mesafe. Bir kere tur otobüsünü kullanmıştım. Bunu söylemiş miydim? Ama özel bir bölgede bir kere sürmüştüm. Arazi alanında. Söylemeliyim ki kolay değildi.
Kıyafetlerinin tarzı/ Kardeşininkilerle karşılaştırılması
Tom: Bunu nasıl tanımlayabilirim. Aslında bunu tanımlamak için genel bir kelime var. Eh, “ Son derece iyi görünmek.” Bunu böyle tanımlayabilirim. Hayır, bu benim özgürlüğüme ne kadar çok ihtiyacım olduğunu gösteriyor. İyi görünmek zorunda.Ama her şeyden önce bunu taşımak için güçlü olmalıyım. Ve rahat olmak zorunda. Ben son derece dar kıyafetler giyen biri değilim. Onlar rahatsız edici, vesaire. Gerçekten aptal görünüyorlar. Örnek olarak ikiz kardeşim gerçekten bir muz gibi görünüyor. O gerçekten dar giysiler giyiyor. Ve bence ben iyi hissetmek zorundayım. Sadece tasasız. Söylemeliyim ki bedensel çerçevem yüzünden her zaman son derece bol pantolonlar giymeliyim.
Peki, Tom’u bir kere takım elbise içinde görebilecek miyiz?
Tom: Hayatımda bir kere takım elbise giydim. Bir özel davette, gizli bir tanesinde. Son derece iyi göründüm. Söylemeliyim ki ne istersem giyebilirim. Ama özel davetlerde iyi hissetmeliyim tabi. Takım elbise gerçekten dar ve ben son derece kaslı bir adamım. Ve.. böyle durumda olmak, benim kendime göre bir şey bulmam için çok zor. Eğer karar verirsem, her zaman rahat bir şey alırım.
Takım elbiseyle evlenmek? Nasıl görünür? Ve sence hangi ayakkabılar?
Tom: Takım elbiseyle Reebok ayakkabılarını giyerdim. Ama kesinlikle beyaz takım elbise ve beyaz spor ayakkabım olurdu. Bunu havalı buluyorum. Aslında bunu o özel günde giymiştim. Beyaz bir takım elbiseyle, beyaz ayakkabılar. Bu gerçekten iyi gözüküyor. Ama ayakkabı ve takım elbise kombinasyonu benim stilim değil, dürüst olmak gerekirse.
Peki ya sahne giysileri?
Tom: Bu turda farklı olan şey hepimizin sahne kıyafetlerimizin olmasıydı. Önceki turumuzda sadece Bill’in sahne kıyafeti vardı. Ya da birkaç kıyafeti.. Ve her gün farklı bir kıyafetim vardı. Hayal edebilirsin +35 şovlar için farklı kıyafetler giymek zorundasın. Yani karmaşık. Şov için 20 çanta almalısın. Ve bu sefer hepimizin kıyafetleri vardı. Ve ek sahne kıyafetlerimiz de. Onlar daha özeller tabi. Onlar hepimiz arasında eşleştirildi. Turun adı; “ Welcome to Humanoid City Tour.” Yani her şey geleceğe yönelik. Ve bence Bill son derece göze çarptı. Benim kıyafetim daha rahattı. Yani özel zamanlarımda da giyebilecek türdendi. Ama, evet bu gerçekten biraz daha geleceğe dönüktü. Daha fazla…dehşet.
Ayakkabı tutkusu : Spor Ayakkabılar!
Tom: Bu her zaman benim için önemli olmuştur. Kıyafetlerimle uygun ayakkabılara sahibim. Yani onlara renk renk ayakkabı bağcıklarıyla ve bir sürü değişik spor ayakkabılarla sahibim. Bence ben.. Aslında ne kadar sayıda olduklarını bilmiyorum. Ama çok fazlalar. Hatta evet bir çeşit depo gibi bir şey yaptık.Bir çeşit fundus?* Ve girebilirsiniz. Bir örnek vermek gerekirse sarı bir t-shirt giydiğim zaman sarı spor ayakkabı giyerim. Tamamıyla bir repertuarım var. Ve bence bir haftada 10 yeni ayakkabı alabilirim.
Kadınlardan rahatça kaçabilmek için mi spor ayakkabılar?
Tom: Hayır, tam öyle değil. Bol pantolonlarımdan dolayı hızlı bir koşucu değilim. Hızlı koşamam. Ehm.. Ama hayır.. Bu her zaman için geçerli değil. Diğerleri her zaman benle dalga geçer. Çünkü onların sadece 5 çift ayakkabıları var. Ama ayakkabılarım her zaman yeni görünür. Bu benim için önemli. Onlar kirlendiği zaman bundan nefret ediyorum. Onların her renginden var. Örnek vermek gerekirse ayakkabımda kırmızı bir bağcık varsa, kıyafetimin içinde de kırmızı olması gerekir.
Neden Reebok ile bir reklam çekimi?
Tom: Böyle şeyleri yapmak her zaman benim için önemli. Bu otantik ve bunla ilgileniyorum. Bu sahne kıyafetleriyle olmaya benziyor. Hiçbir zaman beni şahsen temsil etmeyen bir şeyi giymem ya da yapmam. 2 yaşımdan beri Reebok’tan giyiniyorum. Ve, eh yani bu her zaman benim için önemli. Ve sanırım ayakkabılarımın %80’i Reebok’tan. Onların bütün renkleri var. Onlar açıkca mükemmel ayakkabılar yapıyorlar. Ve ben bütünüyle temsil ediyorum. Bu benim için önemli bir şeydir.Ben asla kendimi o pozisyonda bir yerde göremezdim.Örnek olarak ayakkabı-kıyafet tanıtımı. Bu benimle biraz zor oludu..
- Bence kimse bunu senden satın almazdı.
Tom: Evet, evet, büyük olasılıkla hayır. Ama söylemeliyim ki ben de güzel gözükürdü. Her şey bende iyi gözükür.
Model olmaktan hoşnut musun? Bu sefer yalnızdın? Bu çekim diğerlerinden farklı mıydı?
Tom: Evet, kesinlike. Burada, gerçekten yapman gereken kendini dışa vermek. Normalde çekimlerde sadece bir iki konu oluyor. Sonra kameranın önünde duruyorsun. Ve sonra jab,jab. Kutunun içinde.
Ama burada kendini gerçekten dışarı veriyorsun. Ama bu eğlenceli, kesinlikle. Ve her şeyden önce bunu kendi başıma yapıyorum. Eğer diğer üçü de benimle olsaydı daha az karmaşık olurdu. Yani gerçekten harika. Çekimleri daha eğlenceli hale getiriyor. Ve iyi bir takım ve farklı bir şey.
Bu tipik şeylerden değil. Burada sportif kendini harekete geçirebilirsin.
-Neden Reebok kampanyası size uygun?
Tom: Evet, kesinlikle, kesinlikle. Maçı iyi oynuyorlar. Bence yaptığımız şey iyi bir şey. Bu yarışma, vesaire. O insanlar bize eşlik ediyorlar. Bir grup olarak bizim için hayranlarımızla iletişim kurmak çok önemli. Bu gerçekten iyi,kesinlikle. Ve diğer turnemizde her şey biraz daha geleceğe dönük olacak. Albümümüzün adı “ Humanoid.” Ve her şey geleceğe dönük. Bence bu maç baya iyi, kesinlikle.
Eğer kazanan kadın olursa, onu birazcık dışlayabilirmiydin ?
Tom: Eh, bunu dışlayamam. Grubumuzda iki kişinin bir sevgilisi var. Basçımız ve davulcumuzun. Bill hala bekar. Ve ben.. Ben, aslında her gün farklı bir kızla takılıyorum. Eh, bunu benimle dışlayamam. Ne geliştiğine bağlı. Eğer aynı yerde sayıyorsan. Ama kesinlike dışlamam.
-Müzik, yaşam tarzı, sanat hepimize ait?
Tom: biz genellikle “ Tarzınızla nasıl gidiyor?” ya da “ Size bu tarzı veren birisi var mıydı?” gibi sorular alıyoruz. Ve bizim için her zaman bu son derece önemli oldu. George’un, Gustav’ın, benim veya Bill’in olması önemli değil. Sahnede nasıl duruyorsak öyleyiz. %100 biziz. Bill çok çılgın görünüyor. Çünkü o öyle istiyor. Kimse ona böyle giyinmesini söylemiyor. Ve ben kimsenin bana ne giyeceğimi söylemesine izin vermem. Yani ben ilgilendiğim kıyafeti bulurum. Sanat tarzı ve müzik. Her şey birbirine ait olmalı. Çünkü %100 sen olduğunu gösteremediğin zaman bu otantik olmuyor. Bu her zaman bizim için önemli olmuştur. Ve bence müzikle beraber böyle bir şey olabiliyor. Her zaman bir müzik dinlediğimde sanatçıyı da beğenmişimdir. Sonra onun kişiliğini beğenmek ve tanımak istemişimdir. Onun tarzını beğenmek isterim. Bu nedenle müzik videolarını çekiyoruz. Çünkü her şey birbirine ait.
Kişilik, tarz, müzik. Bence hepsi etkili. Eğer bir şeyi bombok bulursam. Artık hayran olamam. Eh, eğer o sanatçının hayranıysam ya da onun müziğine. Onun kişiliğine de hayranımdır.
Konu: Tom 'Tur Otobüsüne Şanslı Kız için Yatak Koyduk' 
Ptsi Ağus. 30, 2010 1:24 pm
