-Everybody wants to know true love is true.-

.YENİ BÖLÜM.
*Liam*
Onu unutamıyordum,gözlerini,saçlarını,dudaklarını unutamıyordum.Günlerdir ruh gibi yaşıyordum nereye gittigimi, ne yaptıgımı bilmeden ,nereye çekerlerse oraya gidiyordum.Hayatla tüm bağlantım kesilmişti.Acaba o beni düşünüyor muydu? Ah,hayır! Neden düşünsün ki beni, ben.. onun için ne anlam ifade ediyorum ki?! Tam 4. İçki bardagımı doldururken telefonum çaldı,günlerdir elime almadığım telefonum.Bardagı masaya bırakıp sehpa’dan telefonumu aldım.Heyy?! Bu benim telefonum değildi.Benim telefonum… bu onun telefonuydu.Hemen açtım.
‘Ahh.. çok ozur dilerim sanırım karıştı. Bak istersen kargoyla gonderebilirim,yada şuan nerdesin, oraya gelebilirim.
zaten seni .. merak ettim.
‘Ne?!
Bu bir erkek sesiydi.Erkek arkadaşı vardı ve benden sadece telefonunu istemek için aramıştı,daha dogrusu aratmıştı.
Tam nerede oldugunu soracaktım ki , telefon kapandı.
*Joseph*
Onu aradıgımda beni en mutsuz edecek şeyin beni terslemesi olacağını düşünmüştüm.
Ama asla bir sevgilisi olduğu aklıma gelmemişti.
Neden bunu düşünmemiştim bilmiyorum, belki de düşünmek istememiştim.
Gün geçtikçe üstüme çöken yorgunluk..göz altlarımın tenimin renginden bağımsız olması ,
kalbimin ritimsiz atışları, gün geçtikçe aşağı bakan omuzlarım.
Ben ve bağımsız hayatım, ona uygun değildik.O en iyisine layıktı.
**
Nefesim daralıyor,nefes almak için daha hızlı ve daha çok oksijen çekiyorum içime.
Göğsümdeki ağrı artıyor.gözlerim delice yanıyor,çenem kırılacak gibi hissediyorum.
Uzandıgım yerde ayaklarım kaskatı ,ellerim çarşafı kavramış sıkıca tutuyor,
Başımı sabit tutmakta zorlanıyorum,gozlerimden inen yaşlar
başımı delice salladıgım için yastığımı ıslatıyor.
Başım agrıyor, beynime kan hücreleri hücüm ediyor.
Hayır!Kullamıcam artık seni!
Sana bağımlı olmayacağım..
**